Browsing Category

Blog

Blog, Kitap

İşyeri Terapisi / Tarık Solmuş – Kitap Yorum

27 Nisan 2017

İşyeri Terapisi 

Kitabın adına ve mottosuna bakınca “iş yaşamında kişilik ve davranış sorunları” insan kaynaklarına yönelik bir kitapmış gibi algılıyorsunuz ancak tamamen “psikolojik” bir eser. Kitap yoğun bir kavram yüklemesiyle başlıyor. Uzun süre bunun bir giriş olduğunu ve iş hayatından örneklere bir an önce geleceğini düşünüyorsunuz. Fakat kitabın yarısına geldiğimde bunun beyhude bir bekleyiş olduğunu anladım. Kitap, tamamen sözlük ya da ansiklopedik bir yazım hissi veriyor.

Bazı bölümlerde az da olsa istatistik ve örnek var. Örneğin cinsel taciz ve mobbing konusunda sarsıcı birkaç örnek veya veri görebiliyorsunuz.

Yazarın kendisine güveninden de olabilir, yoğun bilgi yüklemesi ile kitabın sonuna kadar devam ediyor. Kitap bittiğinde geriye, kişilik tiplerini ve rahatsızlıklarını okurken verdiğiniz tepkiler kalıyor; “aaa bu bende var, tam bizim arkadaşı anlatmış, demek ki onun rahatsızlığı buymuş.”

Continue Reading…

Blog, Kitap

Başarılı Startup İçin 24 Adım / Bill Aulet – Kitap Yorum

25 Nisan 2017

Başarılı Startup İçin 24 Adım – Disciplined Entrepreneurship 

Girişimcilik hakkında çok fazla kitap var. Bu kitaplar temel olarak iki kategoriye ayrılıyor. Birincisi, motivasyon odaklı ana mesajı “başarabilirsin” olan kitaplar. Bu kategorideki eserlerin piyasadaki sayısı oldukça hızlı bir şekilde artıyor. Teknik bir kitaba nisbeten daha kolay yazılıyor ve yazarı için çok fazla birikim veya başarı öyküsü gerektirmiyor. Buna Walter Isaacson gibi biyografi odaklı kitaplar yazan yazarlar bu alanda daha kalıcı eserler çıkarıyor.

İkinci kategoride ise teknik kitaplar var. Girişimcilikte teknik kitap deyince aklıma; Alexander Osterwalder’ın İş Modeli Üretimi ve Müşteriniz Ne İster? kitapları geliyor. Bunların yanında da birçok, girişimcilik konusunu teknik olarak ele alan başarılı kitaplar var. Bu kitaplardan biri de Başarılı Startup İçin 24 Adım kitabı. Yazarı Bill Aulet girişimciliği 24 adımda ele alıyor. Genel olarak bu 24 adım, iş planı oluşturmakla ilgili bütün doneleri barındırıyor. Aslında kitabın sorduğu sorular parça parça birçok kaynakta var fakat hem örnekleriyle hem de sıra dışı noktalara dikkat çekmesi eseri değerli hale getiriyor. Okunabilirlik açısından da yalın bir üslubu olduğu söylenebilir.

Continue Reading…

Blog, Düşünce

Matbaa ve Booking.com Sonuçları Benzer İki Hikâye

06 Nisan 2017

Johann Gutenberg ve çırağı Fust Mainz şehrinde 42 satırlık ilk İncil'i bastığında tarihler 1455 yılını gösteriyordu. Düşüncenin en önemli merhalesi olarak sayılan bu teknik gelişme etkisini şüphesiz zaman içerisinde gösterecekti. Teknolojik olarak modern matbaanın ortaya çıkması içinse, birkaç yüzyıl daha geçmeliydi.

İslam coğrafyasında 1500'lü yıllardan sonra "alim/bilgin" yetiştirme eksiğiyle paralel olarak birçok konuda "ileri gidememe" sorunu görüyoruz. Her ne kadar matbaadan, çalar saatten, matematikten, tıptan yola çıkarak geçmişimize övgüde bulunsak da bilimsel çalışmalar kişilerle sınırlı kalmış belirli ekoller oluşamamıştır.

Matbaa konusu ilkokulda genellikle bize "din üzerinden" bir gericilik refleksi olarak tanıtılsa da bu ideolojik açıklamanın yetersiz olduğunu biliyoruz. Bazı kaynaklarda "hattat loncasının" matbaanın yaygınlaşmasını geciktirmekte etkili olduğunu aktarılmakta. Tek bir sebeple meseleyi açıklamak mümkün değil; okumaya ve araştırmaya yatkın olmayan toplumsal karakterimiz bakmak daha aydınlatıcı olabilir.*

Continue Reading…

Blog, Edebiyat

Metruk Dükkân (Edebiyat Denemesi)

01 Nisan 2017

Bugün mahallemizde her gün yaptığım gibi -düne kadar terk edilmiş olan- metruk bir dükkânın önünden geçiyordum. Yenilenmiş. Camları belki 20 yıllık gazetelerle kaplıydı. Ara sıra geçerken durup okurdum, keyifli de olurdu. Her şeyin zaman karşısında ne kadar önemsizleştiğini, nelerin hararetle tartışılıp unutulduğunu ve kimlerin gözden sessizce kaybolduğunu günümüzle karşılaştırarak görürdüm.

Eski gazeteler tam bir hazine; şarkıcılar, futbolcular, siyasiler, ekonomiler, son teknoloji haberleri… Nereden geldiğimizi görmenin ve nereye kadar gidebileceğimizin ufak vesikaları.

Peki, bugüne kadar neden boş kalmış acaba burası?

Muhtemelen üzerine bir miras kavgası vardır ve miras kalan kardeşler aralarında anlaşamamıştır. Üç kardeş, babalarının malı üzerinde anlaşamayınca da terk edilmiş gibi kalmıştır mekân.

Continue Reading…